18 Kasım 2017 Cumartesi

KIBRIS GEZİSİ

Kıbrıs' a ilk kez gidiyordum.
Kuzey Koleji müdürü ve öğretmenleriyle beraber şubat ayında gezi planlanınca hemen yazıldım.Yakın arkadaşım Suna 'yada haber verdim.2 ay önce uçak biletlerimizi aldık.Ve heyecanlı bekleyiş başladı.Biz Suna ile 2 haziran sabah uçağıyla Yavru Vatana indik.Ercan havaalanın dan kalkan ,Girne'ye giden otobüse bindik.Yaklaşık 1 saat yaptığımız yolculukla beraber Girne 'ye ulaştık.Meydandan marinaya doğru yürümeye başladık.Bu arada çarşı içerisinde ki dükkanlara da göz atarak.O ne? çok istediğim hasır plaj çantasına gözüm ilişti.Satıcı fiyatını 70 TL deyince hemen aldım.Zira benim elimde görenlerde fiyat soruyorlardı.Kaçırmamak gerekti.Dükkan sahibi Kıymet hanım toptancıdan 2 adet farklı modelde eşantiyon olarak almış.Ben beğenip alınca da sevindi.Ben 2 senedir Bodrum ve İstanbul'da arıyordum.Bulduklarımın fiyatları çok pahalı olunca almamıştım.Otele gitmeden elimizde valizlerle alış veriş de yapmıştım.

Yürüyerek ve sorarak marinaya ulaştık.Şahane manzaralı otelimize bayıldık.Şanslıydık odamız balkonlu ve marinaya bakıyordu.White Pear ( beyaz inci) 9 odalı butik bir otel oranın eski otellerinden.Hemen valizlerimizi boşalttık.Marinayı gezdik ara sokaklardan geçerek bir büfede ekşi ayranla beraber yanımızdaki sandviçlerimizi yedik.Ekşi ayran torbada süzülen ev yapımı yoğurttan yapılıyor.Çocukluğumun tadını aldım.Çok lezzetliydi.Üzerine de kuru nane serpmişlerdi..

 Karnımızı doyurduktan sonra hemen dolmuşla çıkartma plajı( 1984 yılında Türk askerleriyle beraber Kıbrıs askerlerinin yaptığı Kıbrıs harekatının yapıldığı kumsal ) şimdiki adı Escada plajına gittik.Sezonun ilk denizine girdik.Şezlonlara uzanıp güneşlenerek dinlendik.Sabah erkenden yola çıktığımız için 3 saatlik dinlenme ve deniz bana çok iyi geldi.Bu sene çalıştığım için güzel bir yorgunluk attım.Denize girmek bana çok iyi geldi.


Otele döndük.Hemen hazırlanıp akşam yemeğine marinadaki Sandal Restaruant da Balık salata ,patates kızartması ve bir duble rakı mönüsünü seçtik ve yedik..30 TL karşılığında ucuz ve güzel akşam yemeğiydi .İstanbul'da bu fiyata deniz kenarında balık  yemek imkansızdır.Keyfimiz ve sohbetimiz çok iyiydi.Yemekten sonra İstanbul'dan gelen öğretmen arkadaşlarımızla beraber Limak Otel'in gazinosuna gittik.Arkadaşlar makinalar da oyun oynuyorlardı.Onları seyrettikten sonra biraz sahilde yürüyüş yaptık.Otele saat 01 gibi geldik.Bize gün çok uzun gelmişti.İstanbul-Lefkoşa-Girne , deniz ,güneş ,kumsal şahaneydi.Hemen yatıp dinlenmek gerekliydi.Sabah tekne turu yapacaktık.
Sabah 8 30 da kalkıp kahvaltıya indik.Kahvaltıdan sonra saat 11 de otelin karşısından bindiğimiz tekne ile denize açıldık.Bol bol fotoğraf çekerek. Bir gün önce karadan gittiğimiz yerleri şimdi tekne ile gidiyorduk.3 yerde deniz molası verildi.Öğle yemeğinde balık,tavuk kızartması,sigara böreği ,Rus salatası,patates salatası,şalgam turşusu ve yoğurlu beyaz lahana salatası ile birlikte güzel bir öğle yemeği yedik.Çıkartma plajına bu sefer denizden yüzdük.Ekibimiz 12 kişiydi çoğunlukla genç öğretmenler vardı.Bizde gençlerle birlikte gençleştik.Teknede iç kaydırak vardı.Gençler kaydıraktan kayarak denize girdiler.En önemlisi teknede köpük eşliğinde dans yaptık.Ben ilk kez gördüm.Üst güvertede büyük köpük makinasın dan köpük atılıyor.Müzik eşliğinde dans yapıyorsunuz.Her yeriniz köpük içerisinde kalıyor ama eğlencesi çok keyifliydi.Sonra denizde köpüklerden arınıyorsunuz.Saat 16 30 a kadar deniz,dans,sohbet ve bol bol fotoğraf çekimleri yaptık.Kıyıya yanaştıktan sonra otele gelip hemen duş alıp tekrar hazırlandık.Alış veriş ve akşam yemeği için müzikli yer arayışlarına girdik.Akşam Doma Hotel'in sahildeki barında yemek yiyip eğlenecektik.Öylede oldu.Şahane canlı müzik ve güzel mezeler ile birlikte güzel bir gece geçirdik.Bu arada şeftali kebabının da tadına bakmış olduk.Şeftali kebabı Kıbrıs'ın  yemeği, kuzu içi ile sarılan köftenin ızgarası,lezzetliydi.


Sabah odanın balkonundan güneşin doğuşu 

Bu gecede otele gelip yatmamız saat 01 30 oldu.Ama kesinlikle yorgunluk hissetmedik.3 günlük gezimizin hakkını vermek istiyorduk.
Sabah 8 30 da kalktık kahvaltıdan sonra kiraladığımız minibüs ( son model mercedes )ile birlikte tarihi ve kültürel gezi yapacaktık



O gün Lefkoşa ve Makaryos'un İtalyan avukatınin evine gittik.İlk olarak Karaoğlan Şehitliğe gittik.
Dışarıdan asla görülmeyen orman içerisinde ki 2 katlı Malikâne 1950 yıllarda yapılmış .O yıllarda merkezi kilima ile donatılmış.Lüks evde Türklere yapılan işkencelerin kararları alınmış.İcerisini fotograflamak yasak ama bahçe fotoğraflarını çekebildim



Günün ortasında gittiğimiz köyde çok güzel lezzetleri tıka basa taddık.Tabiki yanımıza fazla gelen et tandırını paket servis yaptırdık.Oradan Lefkoşa'ya geldik.Pazar günü olduğu için çoğu yer kapalıydı.Bizde hellim peynirleri satın aldık.Arkadaşları havaalanına bıraktık tekrar Girne'deki otelimize döndük.
Biz ertesi gün dönecektik.Otele geldik muhteşem Marina manzarası ve Girne Kale manzaralı balkonu muzda şaraplarımızı yudumladik.
Ertesi gün yavru vatana tekrar gelmek dileğiyle İstanbul'a hareket ettik.
.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder